Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun önderliğinde, ucuza araç satma vaadiyle vatandaşları dolandırdığı iddia edilen ve 21 sanıktan oluşan çetenin davasının görümüne devam edildi. Duruşma, Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Aleyhinde 44 yıla kadar hapis cezası talep edilen Bahar Candan ve 24 yıla kadar hapsi istenen ablası Nihal Candan, tutuksuz yargılandıkları için duruşmaya katılmadı. Örgütün lideri olduğu öne sürülen tutuklu sanık Onur Apaydın ile birlikte bazı sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlanırken, diğer tutuklu sanıklar ve tarafların avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu.
“SANIKLARDAN BERK EROĞLU’NUN BAŞKA BİR DAVA DOSYASINDA VEKİLİ OLARAK GÖREV YAPMIŞTIM”
Duruşmada, tutuklu sanık Onur Apaydın’ın soruşturma aşamasında avukatlığını üstlenmiş olan Osman Burak Bölükbaşı, ‘tanık’ sıfatıyla ifadesini verdi. Bölükbaşı, “Onur Apaydın’ın avukatlığını yapmıştım. Bu nedenle dosyadaki suçlamalar hakkında bilgi sahibiyim. Sır saklama yükümlülüğü kapsamında olanlar dışında konuşabilirim. Ancak görgü tanığı olmam ya da tanıdığım bir müşteki mevcut değil. Müvekkillerimle irtibatımız her zaman vardı, diğer müştekilerin avukatlarıyla da zaman zaman istişarelerde bulunduk. Sanıklardan Berk Eroğlu’nun başka bir dava dosyasında vekilliğini yapmıştım ama bu olayla bağlantısı olup olmadığından haberdar değilim. Bahar ve Nihal Candan’ı, soruşturma dosyasında adları geçtiği için tanıyorum, başka bir bağlantım yok” şeklinde konuştu.
“ONUN TELEFONU İLE BAŞKA BİRİYLE GÖRÜŞME YAPTIĞIMI HATIRLAMIYORUM”
Tutuklu sanık Gökhan Aslan, telefon görüşmeleri hakkında verdiği savunmada, “Müşterilerden birinin aracında sorun yaşanınca Barış Bara ile görüştüm. Ahmet Faruk Mercan ile birlikte araç teslimi üzerine Onur Apaydın’la telefon görüşmeleri yaptık. Ancak Bahar Candan ile hiç telefon görüşmem olmadı ve onun telefonu üzerinden başka biriyle görüştüğümü hatırlamıyorum. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
“BU TELEFON ÜZERİNDEN ŞÜPHELİLERLE İLETİŞİME GEÇMEDİM”
Tutuklu sanık Onur Apaydın ise savunma yaparak, “Bahsedilen görüşmeler doğru ve telefon numarası bana ait. Bu telefon, Rafet Acan tarafından bana sağlandı. Ancak bu telefon üzerinden şüphelilerle hiç iletişime geçmedim. Nihal ve Bahar Candan ile görüşmediğim gibi, bu telefon üzerinden de onların benimle görüşmek istemesi durumunda ikili bir görüşme gerçekleşmedi” şeklinde ifadelerde bulundu.
TARAF AVUKATLARINDAN SÜRE TALEBİ!
Dava taraflarının avukatları, sanıkların cep telefonlarının HTS kayıtlarıyla ilgili bilirkişi raporunu incelemek için mahkemeden ek süre talep ettiler. Görüşü alınan Cumhuriyet Savcısı ise eksik hususların ortadan kaldırılması ve tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devam etmesini istedi.
EKSİKLİKLERİN GİDERİLMESİ İÇİN DURUŞMA ERTELENDİ!
Ara kararını açıklayan mahkeme, taraf avukatlarına HTS kayıtları hakkında savunmalarını hazırlamaları için süre tanıdı ve tutuklu sanıkların tutukluluk halinin sürmesini kararlaştırarak duruşmayı ilerleyen tarihlere erteledi.
İDDİANAMEDEN!
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Bahar ile Nihal Candan’ın da aralarında bulunduğu 21 sanık belirtilmiştir. İddianamede ayrıca, tutuklu sanık Gülnihal Çiçek’in tutuklu geçirdiği sürenin dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği ifade edilmiştir. Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderlik yaptığı suç örgütünün, vatandaşları sazan sarmalı yöntemi ile dolandırdığına dair bilgiler yer almaktadır. Bahar ve Nihal Candan’ın da suç örgütü hiyerarşisinde yer aldığı iddianameye yansımıştır. İddianamede, Nihal Candan’ın, örgüt lideri Onur Apaydın ile ilişkisi nedeniyle bu toplantılarda önemli rol oynadığına dikkat çekilmiştir. Bahar Candan’a, suç örgütüne üye olma, dolandırıcılık suçlamalarıyla toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapis cezası talep edilmiş, Nihal Candan için ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenmiştir. Diğer 20 sanık hakkında da değişen oranlarda hapis cezası talep edilmiştir. Bahar Candan, 20 Eylül 2024 tarihinde görülen duruşmada tahliye edilmiştir.