TÜSİAD, “Boğaz sermayesi” olarak adlandırılan bir yapı olarak tekrar gündeme geldi. Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras, düzenlenen Olağan Genel Kurul’da CHP çıkışlı ve sert bir dille, seçilmiş hükümete karşı eleştirilerde bulundu.
AK Partili Çelik, TÜSİAD’a yönelik sert eleştirilerde bulundu. Çelik, TÜSİAD’ın kötü itibarı onarmak için çaba sarf etmesi gerektiğini belirtti.
TÜSİAD, hükümete ve yargıya yönelik eleştirilerde bulunarak, “Teğmenler neden ihraç ediliyor, belediyelere neden kayyum uygulanıyor?” gibi ifadeler kullandı.
TÜSİAD Başkanı Turan, hükümete seslenerek “Türkiye’nin sıçrama fırsatını değerlendirin” dedi.
“SAKAT ANLAYIŞ”
AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, TÜSİAD’ın ciddi ithamlarını eleştirerek sosyal medya üzerinden açıklamalarda bulundu. Ala, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı’nın eski Türkiye alışkanlıklarıyla vesayet odaklarının sözcüsü gibi davrandığını ve bu durumu reddettiklerini dile getirdi.
Ala, Türkiye’nin mevcut yönetimiyle, vesayet anlayışlarıyla mücadele ederek hedeflerine ulaşacağına vurgu yaptı. Eski Türkiye’nin vesayet kalıntılarının hala halkın iradesine müdahale alışkanlıklarını sürdürdüğünü ifade etti.
Ala’nın ifadelerine göre, Türkiye halkın iradesiyle yönetilmektedir ve bu tür antidemokratik yöntemlere kesinlikle tolerans gösterilmeyecektir.
TÜSİAD YİK Başkanı’nın açıklamalarını reddettiklerini duyuran Ala, vesayeti savunan anlayışlarla mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.
BAKAN TUNÇ’TAN TÜSİAD’A “HUKUK” HATIRLATMASI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, TÜSİAD’a yönelik sert bir tepki vererek, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu vurguladı.
Tunç, açıklamalarında hiçbir kurumun milli iradenin üzerinde olamayacağını, demokratik sistemin temelinin kuvvetler ayrılığı ve yargının bağımsızlığı olduğunu ifade etti.
Bakan Tunç, yargı süreçlerine yönelik her türlü baskının kabul edilemez olduğunu ve yargıyı etkileme girişimlerine karşı duracaklarını açıkladı. Sivil toplum kuruluşlarının görüş bildirmelerinin demokratik bir hak olduğunu ancak bu görüşlerin yargı ve siyaseti yönlendirmek amacını taşımasının demokrasinin ruhuna aykırı olduğunu belirtti.
Bakan Tunç, Türkiye’nin eski alışkanlıkları geride bıraktığını ve artık ayrıcalıklı kesimlerin etkisiyle yönetilen bir ülke olmadığını sözlerine ekledi. Hiç kimsenin ya da hiçbir kuruluşun, milletin iradesinin ve hukukun üstünde olamayacağını ifade etti. Hukuk düzenine yönelik müdahale girişimlerine karşı hukuki çerçevede en güçlü tepkinin verileceği konusunda kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini vurguladı.
