Türk-Alman Medya Forumu’nda Yeni İşbirlikleri

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türk-Alman Medya Forumu”nda yaptığı konuşmada, forumun ilk oturumunun Şubat ayında Afrika’daki medya mensupları ile gerçekleştirildiğini hatırlattı.

Medya alanındaki işbirliklerini güçlendirmek, stratejik diyalog ortamları kurmak, medyanın ve dünyanın dönüşümünü değerlendirmek gibi amaçlarla 2025 yılı boyunca benzer etkinliklere devam edileceğini belirten Altun, bu kapsamda önemli adımlar atılacağını ifade etti.

“Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak, gerçekleştirdiğimiz medya forumları, küresel belirsizlik ve kaos ortamında daha da anlam kazanıyor. ‘Yeni dünya düzensizliği’ olarak adlandırabileceğimiz bu durumda, düzensizliği anlamak düzeni anlamaktan daha zordur. Medya mensupları, bu noktada hayati bir rol üstleniyor. Medya, doğru şekilde işlediğinde topluma anlayış ve kavrayış sunma imkanı yaratıyor. Yerel, bölgesel ve küresel gelişmelerin bağlamında hakikati esas alarak bunları aktarım görevini üstleniyor. Bugün yaşadığımız olağanüstü gelişmeler, ticaret savaşlarının algı savaşlarına dönüşmesi, güvenlik kaygılarının küresel boyutta artması ve krizlerin birbirini takip etmesi, bildiğimiz tüm dengelerin değiştiğine işaret ediyor.” şeklinde konuştu.

“HAKİKATİ DUYURMAK İÇİN ÇABALAYAN 211 GAZETECİ KATLEDİLDİ”

Türkiye’nin dünya genelindeki belirsizlikler ve krizler karşısında barış, huzur ve istikrar için mücadele eden bir aktör olduğunu vurgulayan Altun, bu tutumun bölgesel ve küresel krizler karşısında tutarlı bir şekilde sürdürüldüğünü kaydetti. Örneğin, Rusya-Ukrayna Savaşı üzerinden çarpıcı bir örnek vererek, Türkiye’nin savaşın önüne geçmek için yürüttüğü çabaları dile getirdi.

Altun, “Türkiye, Rusya- Ukrayna arasındaki krizin savaşa dönüşmemesi için yoğun çaba göstermiştir. Savaş başladığından beri, iki tarafı Antalya ve İstanbul’da bir araya getirdik. Tahıl Koridoru Anlaşması ile büyük bir gıda krizinin önüne geçtik. Hâlâ her iki ülke ile diyalog halinde, adil bir çözüm için çabalamaktayız. Türkiye, bu dönemde, Filistin’de yaşanan insani krizle ilgili de üzerine düşeni yapmaktadır.” diye belirtti.

İsrail hükümetinin Filistin’deki katliamlarına dikkat çeken Altun, bu süreçte en az 50 bin Filistinlinin öldüğünü ve bu durumun insanlık vicdanını yaraladığını ifade etti. “Hakikati duyurmak için çalışan 211 gazeteci, görevleri başında katledilmiştir. Son günlerde İsrail, Gazze’de gazetecilerin çalışmasına yönelik zulümlerde bulunmuş ve bu durum kabul edilemez.” dedi.

Filistin’deki durumu anlatan Altun, Yahudi bilim insanı Norman Finkelstein’ın sözlerine atıfta bulunarak, “Gazze’de altı ayda öldürülen çocuk sayısı, dünya genelindeki diğer savaş bölgelerinde üç yılda ölen çocuk sayısının dört katıdır.” şeklindeki hatırlatma ile durumun ciddiyetini vurguladı.

“TÜRKİYE’NİN İÇİNDE OLMADIĞI BİR GÜVENLİK MİMARISI, AVRUPA İÇİN ÇÖZÜM ÜRETMEZ”

Altun, Türkiye’nin istikrar sağlayıcı gücünün Filistin ile birlikte Suriye, Libya gibi kriz bölgelerinde de sürdürüleceğini belirterek, ülkenin adil bir dünya perspektifi çerçevesinde hareket ettiğini ifade etti. Mevcut uluslararası sistemin itibar kaybettiğini de kaydetti.

Özellikle ABD’nin yeni liderliği ve Avrupa ile olan ilişkilerinin güvenlik açısından büyük önem taşıdığını bildiren Altun, “Türkiye’nin olmadığı bir güvenlik mimarisi Avrupa için sürdürülebilir olamaz.” diyerek, Türkiye’nin müttefikleri için vazgeçilmez bir aktör olduğunu vurguladı.

Türkiye ile Almanya arasındaki tarihe dayanan dostluk ilişkilerine dikkat çeken Altun, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Türklerin Almanya’da nasıl önemli bir yer edindiğini aktardı. “Bugün Almanya’da 3,5 milyon Türk yaşıyor ve bu durum iki ülke arasındaki bağı pekiştiriyor.” dedi.

Ancak, Almanya’da yaşayan Türklerin kendilerini güvende hissetmelerinin önemine vurgu yapan Altun, ırkçılığın bir insanlık suçu olduğunu belirtti. Avrupa’da artan ırkçılık konusunda da işbirliğine ihtiyaç olduğunu ekledi.

Altun, Türkiye ve Almanya’nın bu konuda birlikte hareket etmeleri gerektiğini ifade ederek, potansiyel işbirliklerin ırkçılık ve ayrımcılık karşıtı mücadelede önemli rol oynayabileceğini belirtti. “Türkiye olarak, Almanya’ya bu mücadelede destek vermeye hazır olduğumuzu belirtmek isteriz.” dedi.

Ayrıca, Türkiye’nin medya kuruluşlarının, Almanya ile olan işbirliğini geliştirmek için gerekli altyapılara sahip olduğunu ifade eden Altun, Anadolu Ajansı’nın ve TRT’nin bu anlamda önemli katkılar sunduğunu söyledi.

Son olarak, basın özgürlüğü ile dezenformasyon arasındaki dengeyi korumanın önemine değinen Altun, medyanın toplum yararına hizmet etmesi gerektiğini vurgulayarak, “Basın özgürlüğü adı altında terör örgütlerine alan açmak kabul edilemez. Biz, bu konuda kararlı bir tutum sergileyeceğiz.” şeklinde tamamladı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Türk-Alman Medya Forumu’nda Yeni İşbirlikleri

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Türkiye'ye Dair ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!