ABD’de doğum yaparak vatandaşlık kazanma yolu, pek çok kişi tarafından tercih edilmektedir.
Bu uygulama, ‘doğum turizmi’ olarak adlandırılmasıyla tanınmakta ve aralarında ünlü isimlerin de bulunduğu birçok kişi, doğum zamanları geldiğinde ABD’ye seyahat edip çocuklarına burada vatandaşlık kazandırmayı hedeflemektedir.
TRUMP DÖNEMİNDE DEĞİŞİM
Ancak, göçmen karşıtı politikaların artmasıyla birlikte doğum yolu ile vatandaşlık tartışmaları da gündeme gelmiştir.
157 yıldır süregelen ‘doğumla vatandaşlık hakkı’, ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump tarafından imzalanan bir kararname ile sona erdirilmiştir.
MAHKEME KARARINI AÇIKLADI
ABD Yüksek Mahkemesi, 9 üyesinden 6’sının, doğum yoluyla vatandaşlık hakkını sınırlamayı amaçlayan başkanlık emrine karşı alt mahkemelerin ülke genelinde ihtiyati tedbir kararı veremeyeceği yönünde karar aldığını bildirmiştir.
Yargıç Amy Coney Barrett, kararın gerekçesini sunarken, şöyle demiştir: “Önümüzdeki mesele bir çözüm yolu meselesidir, 1789 Yargı Yasası uyarınca, federal mahkemelerin evrensel ihtiyati tedbirler alabilme yetkisi üzerine tartışmalar bulunmaktadır. Evrensel bir ihtiyati tedbir, eşitlikçi bir otoritenin kullanımı olarak meşrulaştırılabilir; ancak Kongre bu yetkiyi federal mahkemelere vermemiştir.”
HUKUKA AYKIRILIĞI İDDİA EDİLDİ
Mahkeme, Trump’ın doğumla vatandaşlık hakkını kaldırmayı amaçlayan yürütme emrinin yasal durumu hakkında doğrudan bir karar vermemiştir.
Ancak, azınlıkta kalan üç liberal hakim, Başkan’ın emrinin açıkça yasadışı olduğunu ifade etmiştir.
ÜÇ AYRI DAVAYI KAPSIYOR
Yüksek Mahkeme’nin kararı, Trump’ın ikinci başkanlık döneminin başlangıcında imzaladığı yürütme emrine dair üç ayrı davayı kapsamaktadır. Bu yürütme emri, kısa süreli vizelere sahip olan veya yasal statüsü bulunmayan yabancıların ABD’de doğan çocuklarına vatandaşlık verilmesini engellemeyi amaçlamaktadır.
Söz konusu davalarda, alt mahkemeler ülke genelinde ihtiyati tedbir kararı almış; Trump yönetiminin avukatları ise bu mahkemelerin yetkilerini aştığını öne sürerek Yüksek Mahkeme’ye başvurmuştur.
Yüksek Mahkeme, Nisan ayında, Trump’ın yürütme emrine karşı ülkede ‘genel’ bir ihtiyati tedbir kararı veren Maryland, Massachusetts ve Washington eyaletlerindeki alt mahkeme yargıçlarına odaklanan bir dizi davayı değerlendirmeyi kabul etmiştir.
BELİRLEYİCİ ETKİ YAPACAK
Mahkeme’nin almış olduğu bu karar, yakın gelecekte ve uzun vadede önemli yankılar yaratması beklenmektedir.
Özellikle Trump’ın ikinci başkanlık döneminde Beyaz Saray politikalarına karşı açılan 300’ü aşkın federal davanın gidişatı açısından kritik bir rol oynayacağı düşünülmektedir.
Bu yürütme emri, kısa süreli vizelere sahip ya da yasal statüsü bulunmayan kişilerin ABD’de doğan çocuklarına vatandaşlık hakkı verilmesini önlemeyi amaçlar.