Baas rejiminin çöküşünün ardından Türkiye ile Suriye arasında meydana gelebilecek olası bir yakınlaşma, İsrail’in harekete geçmesine neden oldu.
Eski İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in Danışmanı Jonathan Adiri, Ahronot gazetesinde “İsrail, Türkiye ile gelecekte bir savaşı önlemek için şimdi harekete geçmeli” başlıklı bir görüş yazısı kaleme aldı.
Türkiye’nin Suriye ile yapacağı muhtemel bir anlaşmaya yönelik endişelerini dile getiren Adiri, bu doğrultuda İsrail’in acele etmesi gerektiğini ifade etti.
Görüş yazısında, “Avrupa üzerinde büyük etkisi olan ve Doğu’da stratejik etkisi artan dinamik bir bölgesel güç” olarak tanımladığı Türkiye’nin, Suriye ile muhtemel bir ittifak kurma konusunda cesaretleneceğini belirtti.
“İsrail, stratejik ittifaklar geliştirerek Türkiye ile olası bir çatışmayı engellemeli”
Türkiye’nin Suriye ile bir savunma anlaşmasına yaklaşan durumu, Adiri’nin dikkatini çekmiş durumda. İsrail’in Ankara ile potansiyel bir askeri çarpışmayı önlemek için, bölgesel stratejik işbirliklerine yönelmesinin ve proaktif bir tartışma yürütmesinin “kritik” olduğunu savundu.
Tel Aviv yönetiminin, ABD liderliğinde bölgedeki Sünni çoğunluğa sahip Arap ülkeleriyle yeni bir ittifak oluşturmasının gerektiğini öne süren Adiri, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi (GKRY) ile olan askeri, diplomatik ve enerji işbirliğinin de önemine işaret etti.
“Bir ayağı Batı’da olan, Avrupa üzerinde etkili bir güçtür”
Türkiye’nin, gelecekte bölgenin yeniden şekillendirilmesinde çok daha etkin bir rol alabileceğini vurgulayan Adiri, Türkiye’nin ne izole bir ülke ne de İran ile benzer bir nüfuzda olduğunu ifade etti. Türkiye’nin, Batı ile yakın ilişkilerini sürdürdüğünü ve uluslararası arenada önemli bir aktör konumunda olduğunu belirtti.
“İran ve Rusya’nın Suriye üzerindeki etkilerinin belirgin şekilde azalmasıyla birlikte, Ankara’nın stratejik çıkarlarını hayata geçirerek bölgede daha fazla söz sahibi olması mümkün olacaktır” diyen Adiri, yazısına şu şekilde devam etti:
Türkiye ile Suriye arasında bir ittifak tesis edilmesi, Türkiye’nin Suriye’de askeri üsler edinmesini sağlayabilir. Bu durum, İsrail açısından, son yıllarda İran tarafından oluşturulandan daha büyük bir tehdit oluşturabilir. İran, dışlanmış bir devlet konumunda iken Türkiye NATO üyesi olarak Batı ile sıkı ilişkiler kurmaktadır.
“Türkiye’nin jeopolitik hedeflerinin mimarı olarak gözüken” Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bu süreçteki önemli rolüne de değinen Adiri, Fidan’ın gündeminde, Libya’ya daha fazla müdahale, Suriye’de askeri üslerin artırılması, Akdeniz bölgesinde deniz gücünün artırılması ve Rusya ile NATO arasında bir denge kurma gibi konular bulunduğunu belirtti.
“Türkiye, Avrupa enerji güvenliğinin temeli”
Adiri, Türkiye’nin NATO içindeki gücüne ve ittifakın en büyük ikinci ordusuna sahip olmasına dikkat çekerek, ülkenin Rusya ile Orta Doğu arasında stratejik bir konumda olduğunu ifade etti.
Öte yandan, Türkiye’nin askeri olmayan önemli bir avantajı olduğunu belirten Adiri, Avrupa’yı besleyen doğal gaz boru hatlarını kontrol ettiğini ve bu durumun Türkiye’yi kıtanın enerji güvenliğinin merkezi haline getirdiğini vurguladı.
TÜRKİYE’NİN SAVUNMA SANAYİİ ÜZERİNDE DURDU
Adiri, Türkiye’nin son yıllarda gerçekleştirdiği yatırımlarla güçlendirdiği savunma sanayisine dikkat çekerek, bu alandaki ihracatın son on yılda 4 kat artarak 7 milyar doları geçtiğini ve üretimin yüzde 70’inin yerli kaynaklarla sağlandığını belirtti.
