İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, bu hafta düzenlenen basın toplantısında dikkat çeken açıklamalar yaptı ve güncel konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bekayi, ABD ile yaşanan mektup gerilimine dikkat çekerek, iki ülke arasında henüz müzakerelerin başlamadığını ifade etti.
“İran’ın ABD’ye verdiği yanıt iletildi,” diyen Bekayi, “Şimdi bu konuda ABD’nin alacağı kararı bekliyoruz” şeklinde konuştu.
İran’ın dolaylı müzakere önerisinin geçmiş deneyimlere ve son on yıldaki nükleer müzakerelere dayanarak sunulduğunu belirten Bekayi, “Yanıtımız, akıllıca hazırlanmış cömert bir teklifti. Şu an için önceliğimiz bu teklife odaklanmak” ifadelerini kullandı.
Dolaylı müzakerelerde üçüncü ülkelerin rolüne de değinen Bekayi, “Dolaylı müzakerelerin ilerletilmesinde diğer tarafların katılımıyla ilgili geçmişte önemli deneyimler var. Bu tür bir sürecin gerçekleşmesi halinde Umman, bu konuda başlıca aday olacaktır” açıklamasında bulundu.
“Komşularımızın güvenliğini kendi ulusal güvenliğimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz,” diyen Bekayi, bölgedeki ülkelerin İran’ı istikrarsızlaştırmaya yönelik eylemlerden uzak durmaları gerektiğini belirtti. “Ateşin doğasında bulaşıcı olmak vardır. Komşularımızın bu gerçeğin farkında olduklarını ve bölgesel ayrılıkların ilişkilerine zarar vermesine izin vermeyeceklerine inanıyoruz” şeklinde konuştu.
İran ve Türkiye arasındaki ilişkilere de değinen Bekayi, iki ülkenin tarihi ve kültürel bağlarla dolu bir dostluğu olduğunu vurgulayarak, “Türkiye, bizim Müslüman ve komşu bir ülkemiz. Şu ana kadar ilişkilerimiz olumlu bir şekilde gelişti ve her iki taraf da bu ilişkileri korumaya kararlı” ifadesini kullandı. Bununla birlikte, bölgesel konulardaki farklılıkların doğal olduğunu, ancak bu ayrılıkları akıllıca yönetmenin önemine dikkat çekti.
ABD ve İsrail’in İran’a yönelik tehditleri hakkında yorum yapan Bekayi, uluslararası medyada yer alan haberlere karşı çıkarak, “Uluslararası ajanslar ismi açıklamayan kaynaklara dayandırılan haberlerle sürekli aynı kalıpları tekrar ediyor. Bir ülkenin egemenliğini savunmak için her zaman hazırlıklı olması doğaldır. İran silahlı kuvvetleri, geçmişteki deneyimler ve gösterdikleri cesaret sayesinde askeri kabiliyetlerini güçlü bir şekilde korumaktadır. Bu gerçekler için isimsiz kaynaklara ihtiyaç yoktur” diye ekledi.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 7 Mart’ta Fox Business Network’e verdiği röportajda, İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney’e bir mektup gönderdiğini ve İran ile nükleer anlaşma müzakereleri yapmak istediğini açıkladığı hatırlatıldı.
Trump’ın mektubu, BAE Devlet Başkanı Şeyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan’ın Danışmanı Enver Gargaş aracılığıyla Hamaney’e iletilmişti. İran ise 26 Mart’ta Umman üzerinden bu mektuba yanıt vermişti.