Hazırlanan teklifle birlikte, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı doğrultusunda İcra ve İflas Kanunu’nda güncellemeler yapılıyor.
Bu düzenlemeye göre, istinaf ve temyiz aşamalarında başvuruların ve incelemelerin başlangıç noktası, davanın açıldığı veya şikayet başvurusunun yapıldığı parasal sınırlar olarak belirlenecek. Bölge adliye mahkemesinin karar kaldırıcı veya Yargıtay’ın bozma kararlarının ardından yeniden verilen kararlar için, parasal sınırda gerçekleşecek artışlar geçerli olmayacak ve bu sınırların, ilk karar tarihi itibarıyla belirlenen değerler üzerinden uygulanması esas alınacak.
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına bağlı olarak, Noterlik Kanunu’nda da bazı değişiklikler yapılmakta. Bu çerçevede, noterlere, görevleri ve sıfatlarıyla uygun olmayan davranışlarının tespit edilmesi durumunda, eylemin ciddiyetine göre çeşitli disiplin cezaları uygulanacak.
Noterlere yönelik gerçekleştirilecek uyarma, kınama, para cezası, geçici işten çıkarma ve meslekten çıkarma cezalarının hangi şartlarda uygulanacağı detaylandırılmakta. Meslekten çıkarma cezası dışında, disiplin cezaları, nitelik ve ciddiyet açısından belirlenen suçlara benzer nitelikteki eylemlerde de uygulanabilir hale getirildi.
Kanun’daki “Eski cezaların etkisi” başlıklı düzenlemenin başlığı ise “Bir üst veya alt derece disiplin cezasının uygulanması ve zamanaşımı” olarak değiştirilmiş durumda. Bir disiplin cezası alan noter, bu cezanın kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıl içinde yeni bir fiil işlerse, bu durumda daha ağır bir cezanın uygulanması gündeme gelecek.
Geçmişteki olumlu hizmet kayıtları bulunan ve ilk kez disiplin cezası gerektirecek bir eylemde bulunan noterlere, meslekten çıkarma cezası gerektiren durumlar hariç, daha hafif bir disiplin cezası uygulanabilecek.
Meslekten çıkarma cezasını gerektiren haller dışında, disiplin soruşturmasına neden olan eylemlerin öğrenilmesinden itibaren 3 yıl geçse, disiplin soruşturması açılamayacak. Bu tür eylemler, işlendiği tarihten 5 yıl sonra disiplin cezasına tabi olmayacak.
Disiplin cezasını gerektiren eylemlerle ilgili olarak ceza soruşturması açılması durumunda, ceza kanunlarındaki zamanaşımı süreleri geçerli olacak. Disiplin Kurulu, kovuşturma sürecinin tamamlanmasını beklerse, mahkeme kararının kesinleşmesinden sonraki bir yıl içinde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrayacak.
Bu düzenlemelere uyum sağlamak amacıyla, “Yasaklara aykırı harekette bulunmak” maddesi kaldırılmakta ve noterlikler tarafından ortak cari hesap işlemlerinin geç ödeme durumunu düzenleyen ceza hükmünde değişiklik yapılmaktadır.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda da değişiklikler gerçekleştiriliyor. Buna göre, Danıştay ve idare, vergi mahkemelerinde açılan davalarda ve belirtilen koşullara uyan davalar için duruşmaların zorunluluğu söz konusu olduğunda, başvuru tarihindeki parasal sınır esas alınacak.
SUÇA TEŞEBBÜS VE KASTEN YARALAMAYA YÖNELİK HAPİS CEZALARI
Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişikliklerle birlikte, suça teşebbüs durumunda faillere verilecek ceza süreleri artırılmaktadır. Yeni düzenlemeye göre, suça teşebbüs halinde verilen hapis cezasının alt ve üst sınırları yeniden belirlenmiştir.
Suça teşebbüs eden bir fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ciddiyetine göre, ağırlaştırılmış müebbet yerine 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Müebbet hapis cezası olan durumlarda ise bu süre 9 yıldan 15 yıla kadar artırılmakta.
Kasten yaralama suçuna dair hapis cezası süreleri de gözden geçiriliyor. Kasten başkasının vücuduna zarar veren eylemler için hapis cezasının alt sınırı 1 yıldan 1 yıl 6 aya çıkarılmakta.
Yaralama fiilinin, mağdurun durumunun hafif olması halinde verilen cezalar da yeniden düzenlenecek. Şikayet üzerine hükmedilecek 4 aylık ceza, 6 aya kadar çıkacak. Özellikle suçun kadın mağdura yönelik işlenmesi durumunda, verilen cezanın altında 6 aydan 9 aya kadar bir artış öngörülmekte.
Ayrıca, neticesi itibarıyla ağır yaralamaya yol açan durumlar için ceza süreleri arttırılıyor. Kasten yaralama fiilinin ağırlığına ve zararın etkisine göre, verilen hapis cezasının alt sınırları yeniden belirlenmiş durumda.
TEHDİT SUÇUYLA ETKİN MÜCADELE
Tehdit suçları ile daha etkin şekilde mücadele edilmesine yönelik yeni bir düzenleme teklifi sunuluyor.
Bu kapsamda, tehdit suçunda verilecek hapis cezasının alt sınırı 2 ay olarak belirleniyor. Tehditlerin silah kullanılarak yapıldığı ve suç örgütlerinin korkutucu gücünden yararlanarak gerçekleştirildiği durumlarda ise hapis cezası 7 yıla kadar yükselebilecek.
Ses ve gaz fişeği atabilen silahlar, “genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” suç kapsamına dahil edilerek, bu silahları kullanarak yaptığı eylemler için 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası uygulaması getiriliyor.
Özellikle yıldızlaştığı durumlarda, kişilere korku ve panik yaratan eylemler, yangın çıkarma veya diğer tehlikeli durumlar gibi, kişilerin toplu halde bulundukları yerlerde yapıldığında ceza süresi bir katına kadar artırılacak.
TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKANLARA YÖNELİK HAPİS CEZALARI
Trafik güvenliğini tehlikeye atanlar için getirilen cezalar da artırılıyor. Kara, deniz, hava veya demiryolu araçlarını tehlikeli biçimde kullananlara verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya çıkarılıyor.
Alkol ya da uyuşturucu etkisi altında araç kullananlar için de hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 6 aya yükseltiliyor. Trafikte saldırganlık eylemlerinin önlenmesi amacıyla yeni önlemlerle kişilerin can güvenliğinin sağlanması hedeflenmekte.
Kanun’un “Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması” başlığı da “Ulaşım araçlarının hareketinin engellenmesi, kaçırılması veya alıkonulması” şeklinde güncelleniyor. Hukuka aykırı hareketlerle ulaşım araçlarını durduran veya yönlendiren kişiler, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Bu suçun deniz veya demir yolu ulaşım aracıyla işlenmesi durumunda ise ceza, 2 yıldan 5 yıla kadar yükselmektedir.
Hava ulaşım araçlarıyla ilgili olarak, bu araçların hareketini engelleyen veya yönlendiren kişilere ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası uygulanacak. Anlatılan bu suçların, başka bir suç ile birlikte gerçekleştirilmesi halinde ek cezalar da uygulanabilecek.
KAYNAK: HABER7
