İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan kişiler arasında bulunan Medya A.Ş. yöneticisi Murat Ongun ile Serdal Taşkın arasında yapılan görüşmelere ilişkin bazı ses kayıtları, yolsuzluk soruşturması dosyasına dahil edildi. Bu kayıtlarda, İstanbulluların kişisel verilerinin ele geçirildiği iddiaları öne çıkıyor. Ayrıca, Ongun’un İBB’deki sisteminin finansman kaynaklarının dağıtımına dair çarpıcı iddialar ortaya çıktı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte toplamda 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlarından bir soruşturma başlattı. Soruşturmanın ilerleyişi devam ediyor.
Soruşturma dosyasına dâhil edilen ses kaydında ise Ongun’un İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı, Serdal Taşkın ile yaptığı konuşmada, “Reklam İstanbul” adlı şirket aracılığıyla İstanbul’da yaşayanların kişisel verilerinin ele geçirilmesi hususlarının dile getirildiği belirtiliyor.
“5, 6 KAT PARA KAZANIRSINIZ AMA BÜTÜN İSTANBUL’U GÖRDÜĞÜMÜZ ORTAYA ÇIKAR”
Kaydın bir bölümünde Taşkın, Ongun’a “DMP’den (Veri Yönetimi Platformu) 3, 4 belki 5, 6 kat para kazanabilirsiniz. Ancak bu durum büyük bir sorun oluşturuyor. İstanbul’un tamamını gördüğümüz ortaya çıkar.” şeklinde ifadeler kullanıyor.
Ongun, konuşma sırasında, “Ben İstanbul’u bilmeliyim, bunun bana doğrudan bir ticari geliri olmayabilir. Kullanmayacak, açmayacak kimseye. Ben kendi içimde bu verileri kullanmak istiyorum. Finansal bir kazanç değil ama başka bir türden bir yatırım gibi olabilir.” şeklinde yanıt veriyor.
“BEN DOĞAL OLARAK KAMUNUN PARASINI KORUMUŞ OLUYORUM”
Taşkın’ın DMP hakkında yaptığı yorumların ardından Ongun, “Biz buraya ticari bir iş yapmak üzere gelmedik. Bu, daha çok siyasi bir mesele. Elimizde işleyen bir sistem var, bu sisteme de bir gelir sağlamamız gerekli. Medya A.Ş. aracılığıyla sosyal medya tanıtımlarını, daha uygun fiyatlarla gerçekleştiriyoruz. Yüzde 15 daha ucuza geldiğini belirtiyorum. Böylece kamu kaynaklarını korumuş oluyorum.” diye konuşuyor.
Serdal Taşkın, ses kaydının sonlarına doğru, “Google yüzde 32 komisyon alıyor, biz de global ajans ile yüzde 10’luk bir anlaşma sağladık. Bu düzeyde en iyi ticari anlaşmayı yaptık. Bu süreçte terfi aldım, bu durumu da taçlandırdım. Ancak bankada yaşadığımız olay aklımı meşgul ediyor. DMP kurduğumuzda BDDK’nın (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) haberdar olması üzerine geldi ve yapılan görüşmelerde, verileri gizli tutarak ilerlemeyi başardık. Ancak BDDK bir anda dikkat kesildi.” şeklinde ifadeler kullanıyor. Bu arada “Reklam İstanbul” şirketinin 2022-2024 yılları arasında 70’ten fazla Medya A.Ş.’den usulsüz ihale aldığı da savcılığın soruşturma dosyasında yer alıyor.
“MEDYA SAADET ZİNCİRİ” İDDİASI
Diğer bir iddia ise Murat Ongun’un KÜLTÜR A.Ş. ve Medya A.Ş. üzerinden gelir elde ettiği, bu gelirleri ise kişisel servetini artırmak için kullandığı yönünde. Ongun’un suç gelirleri elde ederek, Medya A.Ş. yöneticisi Barış Kılıç ile birlikte eski kameraman Emrah Bağdatlı ve Mustafa Nihat Sütlaş üzerinden hareket ettiği, Barış Kılıç’ın ihalelerin organizasyonunu, Emrah Bağdatlı’nın ise bu ihalelerde yer alacak firmaları ve nakit akışını yönettiği iddia ediliyor. Bunun yanı sıra, 2022-2024 yılları arasında 20 şirkete ait 170 ihale evrakında sahteciliğin yapıldığı belirtiliyor ve soruşturma kapsamında ele geçirilen birçok belge ve kaşe de dosyada yer almakta.
“ZARFLARLA PARA VERİLDİĞİ” İDDİASI
Ayrıca Ongun’un kayıt dışı gelirleri kullanarak, çeşitli medya kuruluşlarında gazetecilerle bir ağ kurduğu, birçok isme zarf içinde nakit ödemeler gerçekleştirdiği, tanıklara göre bu sürecin Soner Yalçın ve İsmail Saymaz ile koordineli yürütüldüğü öne sürülmektedir. Halk TV, Tele 1, Milî Gazete gibi medya kuruluşlarında çalışan gazetecilere ve influencerlara da ödeme yapıldığı ve Murat Ongun’un gazetecilere para dağıtma işlevinde en çok eski kameramanı Emrah Bağdatlı’yı kullandığı ifade edilmektedir. Emrah Bağdatlı’nın yurt dışına çıkmadan önce Ongun ile görüştüğü, ardından yoğun bir iletişime geçtiği ve bu durumların dijital verilerle tespit edildiği anlaşılmaktadır.