Çekya Dışişleri Bakanı Jan Lipavsky ile birlikte ortak açıklamada bulunan Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Fidan’ın vurguladığı konular şunlardı:
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI
“Çekya, Ukrayna konusunda son derece duyarlı bir tutum sergiliyor. Avrupa’nın güvenliği açısından endişeleri bulunmaktadır.
Çatışmalar, bölge için yıkıcı etkilere yol açıyor. Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekliyor ve işgal edilmesine karşı çıkıyoruz. Ancak şu anda karşı karşıya olduğumuz tablo oldukça kaygı verici bir hal almış durumda: Bu savaş, artık Ukrayna ve Rusya arasındaki bir savaştan çok daha büyük boyutlara ulaşmış durumda. Küresel ölçekte büyük riskleri beraberinde getiriyor ve küresel bölünmeleri derinleştiriyor. Sıcak bir savaş belki Ukrayna ve Rusya sınırlarını aşmamış olabilir ancak taraflar arasında ciddi bir kamplaşma yaşanmaktadır. Bugüne kadar hiç olmadığı şekilde Rusya’nın kendi bloğunu oluşturmaya çalıştığını ve Avrupa Güvenlik Mimarisi’nin ilişkilerinin değiştiğini gözlemliyoruz.
Savaşın seyri önceden tahmin edilmesi zor riskleri içermektedir. Yayılma ve kitle imha silahlarının kullanılma riski her zaman mevcuttur. Bu nedenle bu savaşın bir an önce sona ermesi gerekmektedir.
Ateşkesin hemen sağlanması önemlidir. Sadece Ukrayna için değil, diğer bölgelerdeki çatışmalar için de aynı hassasiyeti gösteriyoruz.
BARIŞ İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDECEK
Türkiye, barış için gereken adımları atmaktadır. Son katıldığımız barış konferansında, küresel bölünmenin derinleşmesini engellemek adına anlamlı diyalogların başlatılması gerektiğini diğer katılımcılardan farklı bir şekilde vurguladık. Türkiye’nin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın sözü önemlidir. Bu ağırlığımızı barış sürecine katkı sağlamak adına kullanmaya devam edeceğiz.
KAÇAK GÖÇLE MÜCADELE
Düzensiz göç ve mülteci konularında son derece hassas bir durumla karşı karşıyayız. Ülkemiz, önemli miktarda göçmeni ağırlayan bir ülkedir. Avrupa Birliği ile yürütülen işbirliklerimizin yanı sıra göçmenlerin geldiği ve transit geçiş yaptığı ülkelerle de çalışmalar yürütüyoruz. Göçü engellemeye yönelik tedbirler alırken aynı zamanda göçün temel sebeplerini de araştırıyoruz. Göçmenleri kabul eden ülkelerdeki koşulları anlamak ve bu konuda neler yapılabileceğini belirlemek önemlidir. İçişleri Bakanlığımızın aldığı tedbirler olduğu gibi, konunun temelinde siyaset ve strateji belirleme yatmaktadır.”
