MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 22 Ekim 2024 tarihinde “terör eylemlerine son vererek lağvedilmesi” çağrısında bulunmuş, İmralı Cezaevinde tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan ise bu çağrıyı kabul eden bir mektup yazmıştır.
“Terörsüz Türkiye” düşüncesinin filizlenmeye başladığı bu süreçte, eski HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş dikkat çekici ifadeler içeren bir yazı kaleme aldı. “Korkma! Barış” başlıklı yazısında, DEM Parti ve terörsüz Türkiye isteyen kamuoyuna önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhuriyet dönemi itibarıyla Devlet-Kürt ilişkilerindeki değişimlere değinen Demirtaş, Kürtlerin Türk topraklarına entegre olmuş durumda olduğunu belirtti. “Aradan yüz yıl geçti ve Kürtler, çeşitli sebeplerle Trakya’dan Anadolu’ya her şehre ve her ilçeye yerleşip yurt edinecek kadar ‘yerli’ hale geldiler,” ifadelerini kullandı.
“DEVLETİ KÜRTLERDEN VE TÜRKLERDEN AYIRMAK İMKANSIZ”
Demirtaş, devletin bu yüzyıl içinde, Kürt coğrafyası dâhil Türkiye’nin en uzak noktalarına kadar kurumsal varlığını yerleştirdiğini vurguladı. Zamanla zoraki, mecburi ya da gönüllü yollarla gerçekleşen bu iç içe geçmişliğin, artık Kürtleri Türklerden ve devleti de bu iki gruptan ayırmayı imkânsız hale getirdiğini ifade etti. Bu demografik ve kültürel iç içe geçmenin, komşu ülkelerde bulunmadığını, oralarda hâlâ belirgin bir homojenliğin söz konusu olduğunu dile getirdi.
Günümüzde küresel ve bölgesel risklerin artmasıyla birlikte, bu tarihsel ve sosyolojik gerçekler ışığında yeni bir paradigmaya ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Eskiden gelen alışkanlıkları tekrar etmekle, hem Kürtlerin hem de Türklerin nefes alamayacağını, kayıpların devam edeceğini belirtti.
“TÜRKİYE KÜRTLERİN DE DEVLETİDİR”
Demirtaş, “Yeni Terörsüz Türkiye”yi tanımlarken, “Türkiye Cumhuriyeti devleti, Kürtlerin de devletidir.” dedi. Kendisine göre, Erdoğan’ın ve Bahçeli’nin arkasında durduğu irade ile Öcalan’ın bu sürece destek veren çağrıları, bu anlayışın bir parçası olduğunu kaydetti.
SINIR ÖTESİ KÜRTLERE MESAJ
Sınır ötesindeki Kürtlere yönelik de bir mesaj ileten Demirtaş, “Yeni Türk-Kürt ittifakı, bu temelden şekillenecek ve gelişecek. Bu yeni durum, Suriye, Irak ve İran’daki Kürtleri de olumlu yönde etkileyecek. Artık hiçbir Kürt, bulunduğu devletin ya da Türkiye’nin karşıtı, düşmanı veya tehdidi olmayacak.” şeklinde konuştu.
