CHP yönetimindeki Adıyaman Belediyesi’nin, önceki AK Parti hükümeti döneminde Gazze’ye gönderilen 10 milyon TL’lik insani yardımı, yasal faiziyle geri talep ettiği öğrenildi. Bu karar, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılandı.
“ÇOCUKLARIN BAĞIŞLARINI FAİZİYLE GERİ İSTEDİLER”
Bu olay, Gözde TV’de yayınlanan bir programda yapımcı Harun Yumrutepe tarafından gündeme getirildi. Programda AK Parti Adıyaman İl Başkanı Faruk Bülent Kablan’a seslenen Yumrutepe, “İlkokul çocukları kumbaralarındaki parayı Gazze’deki kardeşleri için bağışladı, Adıyaman Belediyesi ise bu parayı faiziyle geri istiyor” diyerek alınan karara sert bir şekilde tepki gösterdi.
Yumrutepe, 3 Mayıs 2024 tarihli ve 173 sayılı Belediye Meclisi kararını da kamuoyuyla paylaştı. Bu kararda, daha önce Gazze’ye insani yardım amacıyla gönderilen tutarın “yasal faiziyle birlikte” geri ödenmesi talep ediliyor. Yumrutepe, durumu “vicdan yaralayıcı” ifadeleriyle eleştirdi:
Kadınların ve çocukların açlık çektiği Gazze’ye gönderilen yardım parası geri talep ediliyor. Üstelik bunun faiziyle isteniyor. Yazıklar olsun.
AK PARTİLİ KABLAN: “BU BİR AHLAKİ ÇÖKÜŞTÜR”
AK Parti Adıyaman İl Başkanı Faruk Bülent Kablan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda kararı sert bir dille değerlendirdi. Yardımın, önceki AK Parti yönetimi döneminde uluslararası bir yardım kuruluşu aracılığıyla tüm yasal süreçlere uygun olarak gönderildiğini hatırlatan Kablan, “Yeni yönetim, siyasi nedenlerle bu yardımı geri istemektedir. Bu durum, sadece bir yardıma değil, toplumsal vicdana da ciddi bir saldırıdır” dedi.
Kablan, bu yaklaşımın insanlık değerleriyle bağdaşmadığını belirterek, “Bu karar, siyasi intikam anlayışının vicdanı nasıl bastırabildiğinin bir göstergesidir. Zor durumda olan insanlara destek için yapılan bu yardımı geri almak, hukuki değil, ahlaki açıdan da kabul edilemez bir durumdur. Sosyal belediyecilik iddiasında bulunanların merhameti siyasete kurban etmeleri halkımız nezdinde kesinlikle bir karşılık bulmayacaktır” ifadelerini kullandı.
Kablan, AK Parti’nin her zaman mazlumların ve hakların yanında olduğunu vurgulayarak, “Bu karar, halkımızın vicdanı karşısında geçerliliğini kaybetmeye mahkûmdur” şeklinde sözlerini tamamladı.
