Sovyetler Birliği’nin çöküşü sonrası dikkat çeken tarikat liderlerinden biri olan Sergei Torop, başlangıçta sıradan bir trafik polisi olarak yaşamını sürdürüyordu, ancak bir gün mistik bir kimlik edinmeye karar verdi.
Torop, etrafına dönerek kendisini “yeniden doğmuş İsa” olarak tanıttı.
“BEN HZ. İSA’YIM” DİYEREK 10 BİN KİŞİYİ PEŞİNE TAKTI
1990 yılında Tanrı’nın mesajlarını aktarmak için yeniden doğduğunu öne süren Torop, “Vissarion” ismini alarak bir dini topluluk oluşturmaya başladı.
1991’de, Sovyetler’in dağılmasının hemen öncesinde, “Son Vasiyet Kilisesi” adını verdiği tarikatını resmen kurdu. Bu topluluk hızla büyüyerek dünya genelinde yaklaşık 10 bin takipçiye ulaşmayı başardı.
TARİKATINA KATILANLAR AHLAKİ ZARAR GÖRDÜ
Vissarion’un öğretileri arasında reenkarnasyon, vejetaryenlik, alkol ve para kullanımının reddi gibi unsurlar yer aldı. Takipçileri, Sibirya’daki “Güneş Şehri” adındaki izole yerleşkede, Vissarion’un evine bakarak ibadet ediyor, ona dua ediyorlardı. 14 Ocak’ta doğum günü Noel olarak kutlanırken, 18 Ağustos’ta ilk vaazını verdiği gün büyük bir törenle anılıyordu.
Ancak bu barışçıl görüntünün arkasında, yıllar süren sistematik baskılar ve manipülasyonların olduğu iddiaları gündeme geldi. 1991 ile 2020 yılları arasında Rus savcılarının öne sürdüğü suçlamalara göre, Torop, takipçileri üzerinde ciddi psikolojik ve fiziksel baskılar uyguladı. Bu durum nedeniyle bazı tarikat üyeleri “ahlaki zarar” gördü ve en az altı kişi sağlık sorunları yaşadı.
12 YIL HAPİS CEZASI ALDI
2020 yılında Rus güvenlik güçleri tarafından gerçekleştirilen bir operasyon sonucunda Vissarion, yardımcıları Vladimir Vedernikov ve Vadim Redkin ile birlikte gözaltına alındı.
Devam eden yargı sürecinde, bu üç kişi Sibirya’daki bir mahkemede suçlu bulundu.
Mahkeme kararıyla Sergei Torop ve Vadim Redkin, 12 yıl, Vladimir Vedernikov ise 11 yıl ağırlaştırılmış ceza kampında hapis cezasına çarptırıldı.
BAZI TARİKAT ÜYELERİNİN ÖLDÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI
Mahkemede tanıklık eden eski bir tarikat üyesi olan Elena Melnikova, BBC’ye verdiği demeçte, “Yetişkinler ve çocuklar, tedavi edilmek yerine, sözde kutsal kurallara uymak uğruna yardım almadan öldü” diyerek yaşanan trajedileri dile getirdi.
Vissarion’un “bedenin kendini iyileştirmesi gerektiği” sonucunu çıkaran dogmaları, tıbbi müdahalenin günah sayılmasına sebep olmuştu.
Mahkeme, mağdur olan tarikat üyelerine toplamda 45 milyon ruble (yaklaşık 417 bin sterlin) tazminat ödenmesine de hükmetti. Ancak Torop ve yardımcıları tüm suçlamaları reddetti ve cezaya itiraz edip etmeyecekleri ise henüz belli değil.
