Günümüzde “mavi bilye” olarak bilinen gezegenimizin, milyarlarca yıl öncesinde çok farklı bir renge sahip olabileceği iddiası ortaya atıldı.
Moleküler biyolog Shiladitya DasSarma’nın geliştirdiği ve “Mor Dünya Hipotezi” olarak adlandırılan bu teoriye göre, Dünya’nın geçmişte mor ve pembe tonlarının baskın olduğu belirtiliyor.
“MOR DÜNYA HİPOTEZİ” VE RETİNAL MOLEKÜLÜ
Söz konusu hipotez, gezegenimizdeki ilk yaşam formlarının, bitkilere yeşil rengini katan klorofil yerine “retinal” adı verilen bir molekülü kullandığını öne sürüyor.
Retinal molekülü, doğada hâlâ varlığını sürdüren ve “halobakteri” olarak bilinen fotosentetik bir mikroba ait mor renkteki zarda yer alıyor.
Bu bakteri, Güneş’ten gelen yeşil ışığı emerken, kırmızı ve mor ışığı yansıtarak mor bir görünüm elde ediyor. Eğer bu retinal kullanan ilkel mikroplar, erken Dünya’da baskın olsaydı, gezegen de mor bir renge bürünmüş olacaktı.
KLOROFİLİN HAYATTA KALMA SAVAŞI
Ama mor yaşam eğer daha yaygınsa, yeşil renkli klorofil nasıl hayatta kalıp baskın hale geldi? Bilim insanları bu durumu bir tür hayatta kalma stratejisi olarak değerlendiriyor.
Mor zarları bulunan organizmalar, yeşil ışığı tamamen emdikleri için, klorofilin hayatta kalabilmesi adına, onların kullanmadığı mavi ve kırmızı ışığı kullanarak evrim geçirdiği düşünülüyor.
Ayrıca, yaklaşık 650 milyon yıl önce siyanobakterilerin okyanusları kapladığı ve bu klorofil içeren bakterilerin gezegenimizi “pembe” bir renk tonuna dönüştürdüğü teorisi de bulunuyor.
Bu durum, yaşamın gezegenimizin rengini tarih boyunca nasıl değiştirdiğine dair ilginç bir perspektif sunuyor.
