CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ile 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali için açılan davanın 30 Haziran’a ertelenmesine ilişkin gelişmeler, gazeteci Nevşin Mengü ve akademisyen Emrah Gülsunar üzerinde önemli bir etki yarattı. Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu iki isim hakkında “hakaret” ve “iftira” suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.
Gerçek Gündem’de yer alan habere göre, Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, iki gün önce Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunduğu dilekçede, Mengü ve Gülsunar’a karşı şikayette bulundu.
Neler yaşanmıştı?
CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ile 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali üzerine açılan davanın ikinci duruşması 26 Mayıs tarihinde gerçekleşti. Mahkeme, dava dosyasına ilişkin tutanakta, 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirilen kurultayın yok sayılması, mutlak butlan gerekçesiyle iptali gibi taleplerin bulunduğunu belirtti. Ayrıca, Özgür Özel ile birlikte MYK ve PM üyelerinin görevlerinden alınması, Kılıçdaroğlu ve önceki PM üyelerinin görevlerine geri dönmemesi gibi isteklere de yer verildi. Üçüncü duruşmanın 30 Haziran’a ertelenmesinin ardından, gazeteci Nevşin Mengü dava süreciyle ilgili dikkat çekici yorumlarda bulundu. Mengü, YouTube kanalında şu iddialarda bulundu:
“Savcı ifadeye çağırdı, Kemal Bey ifadeye gitmedi. Bunu şöyle yorumlayanlar oldu, ‘Kemal Bey mağdur sıfatıyla ifade vermek istemiyor, partiyi korumak için,’ ancak benim anladığım tam tersiymiş. Benim Ankara’dan çok güvenilir kaynaklardan aldığım bilgi şu, savcı şu mesajı iletmiş: ‘Kemal Bey gelir, burada ifade verir ve ‘Olur mu öyle şey CHP’de yolsuzluk olabilir mi? Ben o zaman genel başkandım, kendi düzenlediğim kurultayda böyle bir şey olmamıştır. Kabul etmiyorum’ derse bu dosyayı kapatırız’ demiş savcı. Böyle bir haber yollanmış ancak Kılıçdaroğlu yine de ifade vermeye gitmemiş.”
Diğer yandan, Kılıçdaroğlu’nun kendisi hakkında ‘hakarete varan’ ifadeler kullandığı iddiasıyla şikayette bulunduğu akademisyen ve yazar Dr. Emrah Gülsunar, Mengü’nün paylaşımını alıntılayarak şunları yazdı:
“Bu artık sözün bittiği yer. Bir insanın bile isteye rejimin hukuksuz yargı operasyonuyla kaybettiği genel başkanlığı geri almaya çalışması açık bir onursuzluk ve haysiyetsizliktir. Bu şahıs partiden ihraç edilmeli ve her yerde yüzüne tükürülmelidir.”
