ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, ülkesi ile Avrupa arasındaki gerginlikleri artıracak nitelikte açıklamalarda bulundu.
New York Post gazetesine verdiği röportajda, Waltz, Rusya-Ukrayna Savaşı’na dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
“UKRAYNA’NIN GÜVENLİĞİ AVRUPA TARAFINDAN SAĞLANMALI”
Waltz, NATO’nun “İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’daki en büyük kara savaşını” yönetme konusunda “geri kaldığını” vurgulayarak, gelecekte Ukrayna’ya sağlanacak desteklerin Avrupa tarafından üstlenilmesi gerektiğini belirtti.
“AVRUPA’NIN GÜVENLİĞİNİ FİNANSE ETMEK İÇİN KAYNAĞIMIZ YETERSİZ”
2014 yılında NATO üyelerinin büyük bir kısmının savunma bütçesi hedefi olan yüzde 2’yi karşılayamaması sebebiyle Rusya’nın Kırım’ı işgal ettiğini hatırlatan Waltz, savunma bütçelerinin en az yüzde 5 seviyesine çıkarılması çağrısında bulundu.
ABD’nin 33 trilyon dolar borç yükü altında olduğunu belirten Waltz, “Artık Avrupa’nın güvenliğini sübvanse edecek durumumuz yok. Polonya, Estonya, Letonya ve Litvanya gibi Doğu Avrupa’daki müttefiklerimizle diğerleri arasında ayrım yapmak zorundayız,” şeklinde konuştu.
Waltz, İspanya, Kanada ve İtalya gibi ülkelerin, “yükü paylaşmada yetersiz” kaldığını savunarak, ABD’nin müttefiklerinden kendi paylarını ödemelerini talep etmeye devam edeceğini ifade etti.
ABD’NİN ORTA DOĞU POLİTİKALARI
Waltz, ayrıca, Avrupa’nın ABD’nin Yemen’deki Husilere yönelik operasyonlarına gemi desteği sağlayabileceğini, ancak bu destekten kaçınıldığını öne sürdü.
ABD’nin Orta Doğu politikaları üzerinde duran Waltz, “Husileri vuruyoruz. İran’ı nükleersizleştirme çabalarımız var. Kızıldeniz’de yeni su yolları açıyoruz. Gazze’deki çatışmayı çözmeyi hedefliyoruz,” ifadelerini kullandı.
“TRUMP’IN İRAN KONUSUNDAKİ CİDDİYETİ”
ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne yapacağı ziyaretler sonrasında “çatışmaların çoğunlukla çözüme kavuşmasından umutlu” olduğunu dile getiren Waltz, Trump’ın “İran’ın nükleer silahlara sahip olmaması hususundaki ciddiyetini” de vurguladı.
Waltz, Panama’nın Çin’in Kuşak ve Yol Girişiminden çekilmesinin “büyük bir adım” olduğunu, Kanada’nın Arktik bölgesinde Çin ve Rusya’nın artan ilgisine karşı üsler kurmasının ve yeni deniz yolları açmasının önemli olduğuna da dikkat çekti.