Menemen Belediyesi, Şubat ayı olağan meclis toplantısında önemli konuları masaya yatırdı. CHP İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Menemen Belediyesi Meclis Üyesi Erdal Karagöz, Gediz Nehri’ni kirleten 136 işletmenin varlığını ortaya koydu. Bu işletmelerin atıklarını nehre boşaltmasıyla birlikte, Gediz Havzası’ndaki ekolojik dengenin tehdit altında olduğunu belirtti. “Balıkları kaybettik, ama kurbağalar da tehlike altında. Bu konuda iş birliği yapalım, siyaseti bir kenara bırakalım, hizmet odaklı hareket edelim,” diyerek özellikle Gediz’de yaşanan çevresel sorunlara acil çözümler talep etti.
Karagöz, bölgede bazı köylerde cilt hastalıkları ve kanser vakalarının artış gösterdiğini de bildirdi. Bu sorunların üstesinden gelebilmek için yerel yönetimlerin ve ilgili bakanlıkların bir araya gelerek koordineli bir şekilde çalışmaları gerektiğini vurguladı.
Toplantının bir diğer önemli gündem maddesi Kazımpaşa mahallesindeki sağlık tesisi imar planıydı. CHP grubu, devlet tarafından kamulaştırılan alana özel bir sağlık tesisi yapılmasını kabul etmedi. CHP’li Meclis Üyesi Ali Evgi, bu bölgenin devletin inisiyatifinden çıkarak özel bir hastaneye tahsis edilmesinin sağlıklı bir karar olmadığını belirtirken, sağlık tesislerinin halkın faydasına olacak şekilde yapılması gerektiğini savundu. MHP’li grup sözcüsü Bahadır Altınkeser ise 400 yataklı devlet hastanesinin inşa edileceğini ifade ederek mevcut alanın özel mülkiyet olduğunu vurguladı.
Diğer tartışmalar arasında Menemen Belediyesi’nin düzenlediği konserler, arazi satışları ve işçi krizleriyle ilgili eleştiriler de yer aldı. CHP’li Meclis Üyesi Sadık Tanrıverdi, belediyenin son zamanlarda basında sıkça gündeme gelmesine dikkat çekerek, konserlerin yüksek maliyetleri ile ilgili şeffaflık talep etti. Tanrıverdi, konserlerin toplam maliyetinin 1 milyon 900 bin lira olduğunu dile getirerek, bu konuya dair açıklama yapılması gerektiğini ifade etti.
Toplantıda bir diğer dikkat çekici başlık ise Menemen Belediyesi’nin SGK borçlarıydı. CHP’li meclis üyeleri, Menemen’in SGK’ya olan borcunun ne kadar olduğunu ve neden açıklanmadığını sorguladı. Ayrıca, Ulukent’teki kütüphane inşaatında yüklenici firmaya arazi verilmesi meselesi de gündeme geldi.
Gediz Nehri’ndeki çevresel kirlilik, mecliste en kritik konulardan biriydi. CHP’li Erdal Karagöz, Gediz’in ciddi şekilde kirletildiğini ve bu kirliliğin 136 işletmeden kaynaklandığını belirtti. İlgili işletmelerin atıklarının nehre boşaltılmasının ekosistemi bozduğunu ifade eden Karagöz, “Gediz ile ilgili iş birliği yapalım, siyaseti bir kenara bırakalım, Menemen için bu sorunu çözelim,” dedi. Belediye başkan vekili Feyzullah Ergin ise Gediz’in kirlenmesinin yalnızca bir kurumun sorumluluğunda olmadığını, bu durumu birlikte çözmeleri gerektiğini kaydetti.
AK Parti Grup Sözcüsü Dilaver Kişili, Menemen Koyundere’de yaşanan kanalizasyon sızıntılarına dikkat çekerek, “İZSU’nun açıklaması komik. 4 gündür burada kanalizasyon suyu akıtılıyor,” diyerek İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de sorumluluk taşıması gerektiğini belirtti. İZSU’nun savunmasını eleştiren Kişili, Gediz’in temizlenmesi için tüm paydaşların iş birliği yapması gerektiğini ifade etti. Başkan Vekili Ergin ise, Gediz’in kirletilmesinin suçlama meselesi olarak ele alınmaması gerektiğini belirtti.
Toplantıda yapılan tartışmalar, çevresel sorunların çözümünün yalnızca yerel yönetimlerin değil, aynı zamanda tüm devlet kurumlarının iş birliğiyle mümkün olduğunu güçlü bir şekilde ortaya koydu. Menemen için çözüm arayışlarının devam edeceği ve siyasetin üstünde bir yaklaşım sergilenmesi gerektiği vurgulandı.